Süt Şişesi

Aaaah yeter dedim artık. Geldiğimden beri boyalarım, fırçalarım bana bakıyor, ben elimi bile süremiyorum. Bu kadar uzun evden ayrı kalmak dönüşte feci oluyor. Dolap boş, alışveriş lazım. Eve temizlik lazım, çamaşırları yıkamak, yıkananları ütülemek, ütülenenleri ayıklayıp yerleştirmek, bana da mola lazım:)) Gelir gelmez yeğeniminizin çocuğu oldu, onun heyecanı bir taraftan, pazartesi kızımın yaşgünü, onun telaşı bir taraftan, okullar açılacak hazırlık gerek bir taraftan, bana da geliyorlar sağdan sağdan.... Kısacası vakit yok. Ne yapmalı? Çabucacık bitiverecek bir şeyler bulup terapi niyetine boyamalı, bahaneyle de malzemelerimle hasret gidermeli. Bu durumda karşıma çıkan süt şişesi kurtarıcım oldu. Derin bir oh çektim bitirince. Rahatladım gerçekten ve hemen paylaşmak istedim. İçine de birkaç dal bulup yerleştirince hoş da olacak sanırım. Ve şimdi kaldığım yerden devam...

Ne Mutlu Türküm Diyene

Sarımsak soymak çoook kolay...

Arkadaşlar burayı bir tıklayın derim. Gügüyle Herşey adlı blog arkadaşımın postu çok işimize yarayacak.  Martha Stewart' ın güzel bir videosu var.

İstanbul'a dönüş...

İşte geldim... Uzunca bir ayrılıktan sonra doğduğum değil doyduğum yere döndüm. Gidip gelirken o kadar çok şey oldu ki şunu da bunu da paylaşayım dediğim... Ama şimdi hepsini anlatsam çooook uzun sürer. İyisi mi ara ara postlarımda yer vermek. Ama hemen paylaşmak istediğim resimlerim var. Neler mi? Dönüşte yanımda getirdiklerimden bazıları. Benim için en keyiflisi de bunlardı.... Bu resimdekiler ne olacak derseniz ben de bilmiyorum:) Malum şehir içinde kolay bulunacak şeyler değil. Ben de bulmuşken topladım. Çalışmalarımda kullanabilirim diye düşündüm. Bir köşede dursunlar bakalım...

 Çok sevdiğim bir arkadaşımın midesi rahatsız. Balla karıştırıp yemesi için ona kudret narı getirdim.

Annemler bu sene yazlığı tarıma adamışlar:) Tamamen organik. Yetişen sebzeler bütün siteye yetmiş. Pazı, tere, reyhan, maydanoz, dereotu, nane gibi yeşilliklerin yanı sıra kavun, pepino, kabak, acur bile var.Eşimle birlikte güzel bir domates hasatı da biz yaptık. Çok keyifli dalından alıp sofraya koymak...

Domatesleri toplayıp 30 şişe kışlık olarak hazırladık annemle. 

Biberlerden ne ararsanız vardı. Kıl biber, çarliston, dolmalık, Manisa biberi, acı biber... Biber bu, döktükçe dökmüş. Toplayıp ipe dizdik ve kuruttuk. Bir kısmını da taze getirip doğradıktan sonra yemekler için poşetleyip derin dondurucuya koydum. Yeşil-kırmızı Karşıyaka renkli biberlerim oldu:)

Patlıcanlar közlendi....

Biberler derin dondurucuya dolmalık olarak girdi...

Salatalıklar cacık için derin dondurucuda yerini aldı...

Manisa'dan geçerken üzüm bağlarına böyle girilir veeee...

Aydın'ın inciri bitmeden kalanlardan nasiplenilir. Bundan sonra kurusu gelir artık...

Bizde incir kiloyla değil kasayla gelir eve:)) Bagaja iki kasa atılır... 

Denizli Serinhisar'dan geçilir de sıcacık leblebi atlanır mı? Dumanı üzerinde çeşit çeşit leblebi...Bitmeden az önce fotoladım ama ballı susamlı ve leblebi şeker tükenmişti bile...

El yapımı bıçaklarını da unutmayalım. İki tane de onlardan yedeğe attım.

Alanya'dan koca bir dal muz almıştık ama resmini çekmeyi akıl edemeden kilolarca muz, eşim, kardeşim, kızım ve itiraf ediyorum benim tarafımdan yok edildi:)

Ve Antalya'dan yeşil limon şimdilik aklıma gelenler... Bir sürü foto arasından bunları seçebildim. 

Asıl en önemlisini unuttum. Başka ne aldın derseniz, dört kilo :)) 

Sevgiyle kalın....

Kapı Süsü...

Efendim şimdiden hepimize, sevdiklerimizle birlikte geçireceğimiz sağlıklı ve huzurlu nice güzel bayramlar diliyorum. Büyüklerimin ellerinden öpüyor, küçüklerime de büyüklerini aramalarını, bizlerin ziyareti için nasıl bir özlem ve heyecan içinde olduklarını, bir gün aynı şeyleri hissederek bekleyeceğimizi unutmamalarını hatırlatıp yanaklarından öpüyorum..





Şimdiden ne kutlaması bu derseniz...Eee,bir yıl daha geçti ve artık benim de dinlenme vaktim geldi. Yarın sabah kısmetse önce büyüklerimizi görmeye,ellerini öpmeye,bol bol baklava yemeğe İzmir ve Aydın'a, bayram sonrası da Antalya istikametinde bir tatile çıkıyoruz. Ağustosun 25' inde dönmeyi planladık. Bu süre içinde mümkün olduğunca teknolojiden uzak durmaya çalışacağım.... Gitmeden önce son bir post daha göndereyim:)

Bu süsü yeğenimizin önümüzdeki hafta doğacak bebişi için yaptım. Bir oğlumuz olacak... Umarım beğenirler.









Yine hamur kabartma tekniği uyguladım. Bu sefer yanlarını açık bıraktım. Ufak dokunuşlarla biraz hareket olsun diye...



Sevgiyle kalın :)                                              

Cam kadeh... Part3

Bu da şimdilik sonuncusu veeee benimle birlikte İzmir yolcusu...

Cam mumluk...

Öncelikle hepimizin kandili mübarek olsun... Rabbim bu gece ona açılan tüm ellerin dualarını kabul etsin...

                                  Devamı gelecek demiştim. Part 2 :)

           

Cam Kadehten Mumluk

Geçenlerde karşıma çıkan cam kadehleri görünce geliveren bir fikirle onları bakın ne hale getirdim.... Bordoyu ev dekorasyonunda kullanmayı severim zaten, bunları da salonuma yakıştırıverdim.  (Birileri el koymazsa tabi)












                                                                                       

 Devamı gelecek...

Hamur Kabartma 2

Bu da ilk yaptığım çalışmaya eşlik etmesi için yaptığım ikinci kabartmam. Buradaki gibi çalıştım ve balkonuma astım.