27 Ocak 2015 Salı

Tuzlu Tarif

Bayılırım çabucacık hazırlanan lezzetlere bilirsiniz. Yapınca da paylaşıveririm sizinle. İnanılmaz kurtarıcıdır acil durumlarda böylesi yada daralmış vakitlerin ferahlatıcısıdır adeta. Çayın yanına bir şey var mı diye soracaklarsa keyif anında evdekiler yada çocukların arkadaşları baskın yapmışsa ansızın, elimizin altında olmalı böyle sevilesi tarifler. Evlenirken annemin tarif defterini olduğu gibi kendi defterime geçirmiştim ve yıllardır en büyük danışmanımdır kendisi. Hatta en güzel ve en işlevsel çeyizim oldu diyebilirim:))
Son aldığım beyaz peynir çok tuzlu çıkınca kahvaltı sofrasında yerini alamadı. Ben de nasıl değerlendiririm diye düşünürken malum defterden bulduğum bu tuzlu tarif, peyniri bir çırpıda tükettiriverdi:))


Malzemeler
250 gr margarin (yarıyarıya tereyağ ile karışık kullanabilirsiniz) oda sıcaklığında
250-300 gr klasik beyaz peynir-rendelenmiş
1 paket kabartma tozu
1/2 tatlı kaşığı tuz
1 yumurta-beyazı içine sarısı üzerine
yumuşak hamur olacak kadar alabildiğine un. 

Yapılışı
yağ, yumurta beyazı ve rendelenmiş peynirleri mıncıklayarak karıştırın
un, tuz ve kabartma tozunu ekleyerek hamur yapın
hamuru 5 bezeye ayırın ve her bezeyi yemek tabağı büyüklügünde açın
sigara böreği yapar gibi 8 eşit parçaya kesin ve rulo yapın
üzerine yumurta sarısı sürün ve çörekotu veya susamla süsleyin.
180 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirin. 

NOT: Peyniriniz benimki gibi çok tuzluysa tekrar tuz eklemeyin.
Ölçüden 40 adet çıkıyor, fazla ise yarım ölçü yapın.

Afiyet Olsun


13 Ocak 2015 Salı

Ah Bu Havalar...

Orhan Veli, kulakların çınlasın emi:) Nasıl bir başlangıç yaptım yeni yıla anlamadım gitti. Kar, tatil, ev hapsi... Ruhumu teslim ettim kara. Zaten aramız hiç iyi değildir, vurdu gitti en şiddetlisinden. Allah dışarıda olanlara yardım etsin, ben evde bile gerildim. Gram zevk almaz mı insan, mevzubahis kişi ben olunca, almıyor işte. Hatta bilmem kaç gün tatil ardından çocuklara cuma günü okulların açık olduğu haberi verilince kızımla aramızdaki konuşmayı aktarayım size:)
-Anne kar yağarsa okullar açık bile olsa ben gitmeyeceğim.
-Kızım arkadaşların okuldayken sıkılırsın tek başına, kiminle oynayacaksın ki kar? (ılımlı,sevecen anne ben )
-Seninle oynarız:)
-Hayatta çıkmam dışarı ( gerilmiş ve kararlı anne)
-Tamam çıkmana gerek yok ben eve taşırım
-Bence sen yarın okula gitmelisin!!! (kötü anne)
Yani psikolojimdeki iniş ve çıkışları görüyor musunuz? Bu kadarla sınırlı değil elbette. Öyle kasıldım ve evin içinde bile üşüyormuşum gibi hissettim ki enerjimi yükseltecekmiş gibi her gün farklı bir tatlı yapıp yedim. Bana maliyeti 2,5 kg. :(
Yaptığım işlere de yansıdı bu denge bozukluğu. İlk kez bloğumda yayınlamadan bazı resimleri diğer sosyal paylaşım sitelerinde yayınladım. Yani ihanet ettim. Öyle zor geldi ki kafayı toparlayıp bilgisayarın başına geçmek, tek tuşla gönderivermek gibi işin kolayına kaçtım malesef. Üstelik birazdan ekleyeceğim fotolardan da anlayacağınız gibi, bir yandan baharı getirme çabasıyla çalışan ben, bir yandan da ısınma çabasına girdim. Nasıl mı, gelin beraber bakalım.


Altta gördüğünüz beyaz çerçeveler kahverengi ve dört adetti. Nedense:)) Onları bir güzel beyaza çevirip perdelerime uygun bir resimle kullandım. Takım olsun diye de arkadaki 3'lü çerçeveyi de pano olarak değerlendirdim.


Kırlentlerime de uydular. Çiçekler bahar havası estirsin dedim ama yetmedi.


Tamam, o zaman koridora da pembe çiçeklisini yapalım. Renkler iç açıcı mı, evet. Peki benim içim açıldı mı, hayır. 


Neyse en azından üretme çabam devam ediyor tesellisi ile kalan iki adet çerçeveyi de kar konseptine uydurup siyah beyaz çalıştım. Kızımın siyah fon kağıtlarına stencıl ile yaptığım desenler süsledi içini.


Elbette yağsın kar, su lazım, mikroplar kırılsın, çocuklar oynasın ama bendeki his, şifa niyetine işte:))
Gönlüm yaz istedi, bu sefer de deniz teması geldi aklıma.


Deniz feneri, deniz yıldızı, balıklar derken gerçekten özlediğimi hissettim.


Baktım olmadı ısıtmıyor içimi, aldım Esenciğimin hediyesi çantamı (nam-ı diyar hobicigeldihanım), attım içine şişi yünü, bari birşeyler öreyim dedim. Canım arkadaşım, ne kullanışlı oldu benim için bir bilsen. Teşekkürler bu vesileyle bir kez daha:))


Benim güzellik, boyunluk ve bere istedi, anneciği yaptı. Bu durumlarda kızlar kurtarıcı. Ne örsem diye düşünürken ona "istediğin bir şey var mı" dedim ve hemen bulup beni kurtardı sağolsun:))


Sonra da bir süeter. Konu mankeni okulda olunca yastığa giydirdim. Biri beni durdursun. 
Durumu anlatabilmişimdir inşallah. Kısacası gelgitlerin bol olduğu iki haftayı atlattıktan sonra çooook şükür bugün güneş var ve ben kendime geldim. Üstelik uzunca da bir post yazdım. Ve şimdi uzun zamandır ziyaret edemediğim blog dostlarımı gezeceğim. 
Önümüzdeki iki hafta yine buralarda olamayacağım çünkü dönem sonu sınavlarım var ve tatil sebebiyle sınavları sıkışan kızıma yardım etmeliyim. Analı kızlı karnelerimizi alana kadar hoşça ve sevgiyle kalın. 











LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...